Bu aralar kuşalarda hastalık şikayeti çok yaygın. Bizde de iki kuş vardı. birini on gün önce kaybettik. Diğeriyle on gündür uğraşıyoruz. Veterinere de götürdük ama durumunda çok belirgin bir iyileşme olmadı. Halen iyileştirmeye çalıştığımız kuşla ilgili bizdeki sorunların sıraması şöyle gelişti:
1- önce hareketliliğinde ve sosyalliğinde azalma, 2- uçarken uçmama, 3- kafesten çıkmama ya da kısa süreliğine çıkma, hemen geri dönme, 4- halsizlik, sakinlik, 5- dışkıda sıvılaşma, kuyruğunu aşağı yukarı sürekli bir ritimle sallama (hafif inip çıkma halinde), zaman zaman hızlı nefes alma ve verme, 6- vücutta kasılmalar, tüylerini kabartma, 7- kafes içinde daha az yer değiştirme, hatta müdahale etmeden hep bir noktada sabit kalma, sabit kalınan noktadan dışkılama, 8- dışkıda siyah renk yoğunlaşması, 9- popusuna dışkı yapışması, bu bölgede katı dışkı birikimi, bu arada ishalin devamı, 10- ses kaybı, hiç ötmeme (eskiden TVde çocuk filmlerindeki müziklere tempo tutar, oyunlar ve bazı seslerle karşılık verirdi, şimdi tınmıyor bile...)11- kayıttan verilen kuş seslerine bile cevap yok, ilgileniyor, dinliyor, görüntüyü izliyor ama ses yok, arada çabalıyor, sadece sesi ve görüntüyü takip edebiliyor, 12- son 2 gündür bazen çok halsiz, bazen daha aktif. Bu akşam kontrol için yeniden veteriner hekimi aradığımda 'benim yapabileceğim ekstra bir şey yok' cevabından sonra dışarı çıkarmamaya ve evde izlemeye karar verdik.
Bu zaman süresince gerek veteriner hekimden gerekse formdaki arkadaşlardan aldığımız tavsiyeler üzerine, 1) önce vitamini kestik, yerine neo-teramicin başladık, 5-6 gün bunları verdik ve katı gıdaya devam ettik. neo-teramicin belirgin bir iyileşme sağlıyor gibi göründü ama tam düzelme asla olmadı, (neo-teramicin verdiğimiz ilk gece yarım suluk sabaha kadar tamamen boşalmıştı. bu nasıl oldu merak ediyoruz hala. hatta sardığımız bezi ve zemini dökülmeye karşı kontrol ettik hiç bir sıvı izi yoktu, yerinde sabir kalan suluktan dökülme olamazdı. 2) pek güven telkin etmeyen kuşçumuzdan ishal ilacı vitamin karışımı aldık (sera marka) ama veteriner hekim tavsiyesi üzerine düne kadar hiç kullanmadık, 2-3 gün önce suyuna 2-3 damla elma sirkesi verdik. 3-4 gün öncesine kadar ishal belirtileri üzerine ekmek verdik, ekmek kurudukça çok sevdi ve bu köşeyi çok sık ziyaret etti, 3) gün önce forumdan değerli bir arkadaşın tavsiyesi üzerine (ilk kuşta ayakta ilerlemiş mantar ve bizim uyguladığımız vazelin ve travazol krem tedavisinden esinlenerek) mikrostatin aldık ama bir iki manuel uygulama dışında sudan hiç içmiyor, içmedi, 4) haşlanmış patates verdik ama hiç ilgilenmedi, ishalden sonra kestiğimiz ballı çubukları bu akşam yeniden verdik, biraz yedi, suyuna bir kaç gündür hiç vermediğimiz vitamin ekledik. bir iki gün öncesine kadar kaşıkla uzattığımız sıvılara yaklaşıyor ve içiyordu, bugün biz uzattıkça kafeste yerini değiştiriyor, uzaklaşıyor.
Geldiğimiz nokta itibari ile ne yapacağımızı şaşırdık. Ben şahsen, dünya kadar işimiz arasında bütün bunlara sadece kızımın üzülmemesi ve bu zavallı canlının hatırı için zaman ayırdım. Bir akademisyenim, ve dünya kadar işim var, bir kitap projesi üzerinde çalışıyorum. Benden daha sabırlı olanlara başarılar, ancak bu zavallı hayvanların insanların ve çocuklarının küçücük zevkleri için üretilmesine, küçücük kafeslerde çoğu zaman bakımsız ortamlarda yaşatılmasına hiç gönlüm razı değil. Elimizdeki canlıyı yaşatabilirsek sevineceğim, ama kaybetmemiz durumunda bir daha doğal ortam dışında kuş, kafes görmek istemiyorum. Yazık... Saygılarımla...
1- önce hareketliliğinde ve sosyalliğinde azalma, 2- uçarken uçmama, 3- kafesten çıkmama ya da kısa süreliğine çıkma, hemen geri dönme, 4- halsizlik, sakinlik, 5- dışkıda sıvılaşma, kuyruğunu aşağı yukarı sürekli bir ritimle sallama (hafif inip çıkma halinde), zaman zaman hızlı nefes alma ve verme, 6- vücutta kasılmalar, tüylerini kabartma, 7- kafes içinde daha az yer değiştirme, hatta müdahale etmeden hep bir noktada sabit kalma, sabit kalınan noktadan dışkılama, 8- dışkıda siyah renk yoğunlaşması, 9- popusuna dışkı yapışması, bu bölgede katı dışkı birikimi, bu arada ishalin devamı, 10- ses kaybı, hiç ötmeme (eskiden TVde çocuk filmlerindeki müziklere tempo tutar, oyunlar ve bazı seslerle karşılık verirdi, şimdi tınmıyor bile...)11- kayıttan verilen kuş seslerine bile cevap yok, ilgileniyor, dinliyor, görüntüyü izliyor ama ses yok, arada çabalıyor, sadece sesi ve görüntüyü takip edebiliyor, 12- son 2 gündür bazen çok halsiz, bazen daha aktif. Bu akşam kontrol için yeniden veteriner hekimi aradığımda 'benim yapabileceğim ekstra bir şey yok' cevabından sonra dışarı çıkarmamaya ve evde izlemeye karar verdik.
Bu zaman süresince gerek veteriner hekimden gerekse formdaki arkadaşlardan aldığımız tavsiyeler üzerine, 1) önce vitamini kestik, yerine neo-teramicin başladık, 5-6 gün bunları verdik ve katı gıdaya devam ettik. neo-teramicin belirgin bir iyileşme sağlıyor gibi göründü ama tam düzelme asla olmadı, (neo-teramicin verdiğimiz ilk gece yarım suluk sabaha kadar tamamen boşalmıştı. bu nasıl oldu merak ediyoruz hala. hatta sardığımız bezi ve zemini dökülmeye karşı kontrol ettik hiç bir sıvı izi yoktu, yerinde sabir kalan suluktan dökülme olamazdı. 2) pek güven telkin etmeyen kuşçumuzdan ishal ilacı vitamin karışımı aldık (sera marka) ama veteriner hekim tavsiyesi üzerine düne kadar hiç kullanmadık, 2-3 gün önce suyuna 2-3 damla elma sirkesi verdik. 3-4 gün öncesine kadar ishal belirtileri üzerine ekmek verdik, ekmek kurudukça çok sevdi ve bu köşeyi çok sık ziyaret etti, 3) gün önce forumdan değerli bir arkadaşın tavsiyesi üzerine (ilk kuşta ayakta ilerlemiş mantar ve bizim uyguladığımız vazelin ve travazol krem tedavisinden esinlenerek) mikrostatin aldık ama bir iki manuel uygulama dışında sudan hiç içmiyor, içmedi, 4) haşlanmış patates verdik ama hiç ilgilenmedi, ishalden sonra kestiğimiz ballı çubukları bu akşam yeniden verdik, biraz yedi, suyuna bir kaç gündür hiç vermediğimiz vitamin ekledik. bir iki gün öncesine kadar kaşıkla uzattığımız sıvılara yaklaşıyor ve içiyordu, bugün biz uzattıkça kafeste yerini değiştiriyor, uzaklaşıyor.
Geldiğimiz nokta itibari ile ne yapacağımızı şaşırdık. Ben şahsen, dünya kadar işimiz arasında bütün bunlara sadece kızımın üzülmemesi ve bu zavallı canlının hatırı için zaman ayırdım. Bir akademisyenim, ve dünya kadar işim var, bir kitap projesi üzerinde çalışıyorum. Benden daha sabırlı olanlara başarılar, ancak bu zavallı hayvanların insanların ve çocuklarının küçücük zevkleri için üretilmesine, küçücük kafeslerde çoğu zaman bakımsız ortamlarda yaşatılmasına hiç gönlüm razı değil. Elimizdeki canlıyı yaşatabilirsek sevineceğim, ama kaybetmemiz durumunda bir daha doğal ortam dışında kuş, kafes görmek istemiyorum. Yazık... Saygılarımla...